27 Ağustos 2009 Perşembe

kilitli kaldık...


Herhalde bir annenin başına gelebilecek en kötü olaylardan biridir,çocuğunun kilitli kalması,kaldığı yer birde banyo olunca durum daha da vahimleşiyor.Gelelim olayın nasıl cereyan ettiğine.Görünüşte her sabah gibi bir sabahtı,zehra 11 gibi kalktı,yanına gittim, biraz yatak keyfi yaptık ve herzamanki gibi bezimizi çıkartıp banyoya gittik(hala çişimizi söylüyor değiliz,sadece ben daha sabırlı çıktım)oturağa oturmadan "anne dapıyı dapa,dit "dedi.bu da normal çünkü herseferinde beni dışarı çıkartıp tek başına yapmayı seviyor.Kapı kapanır kapanmaz korktuğum şey başıma geldi içerden çıt sesi.Zehra kapıyı kilitledi:(Aslında kapıyı kilitlemeyi öğrendiğinden beri üzerinde anahtar bırakmıyorduk,ama önceki gece evde misafir olunca durum farklı oldu.Neyse o an o kadar kötü oldum ki;hemen eşimi aradım o gayet sakin bir şekilde komşuyu çağırmamı ve camı kırmamızı söyledi!Tabiki yapmadım...zehra kapının arkasında ve üzerine cam düşebilirdi,neyse teli kapatıp biraz sakin düşününce(bu arada zehraya sürekli anahtarı çevirmesini söylüyorum,o da çevirmeye çalışıyor ama tabi minik parmakları pek beceremiyordu)aklıma anahtarı itip düşürmek geldi,hemen bıçak alıp ileri itmeye başladım zehraya da anahtarı çekmesini söyledim ve nihayet anahtarı çıkardı.Hemen kapının altına elimi uzattım zehra anahtarı bana verdi ve kapıyı açtık...Tüm bu olanlardan sonra zehra nasıl mıydı?inanılmaz mutlu çünkü o bütün bunların bir oyun olduğunu düşünüyordu:)şimdi sürekli banyoya gidip anahtar arıyor.Amma akıllandık kesinlikle üzerinde bırakmıyoruz.Ne diyelim allah beterinden saklasın,ucuz atlattık:)))

24 Ağustos 2009 Pazartesi

Yaşarken çok farkında olamasakta günler su gibi akıp geçiyor...İşte bir ay daha bitti,artık 22 aylığız.Sadece bu da değil,koca bir yıl beklediğimiz ramazana kavuştuk çok şükür.Üsküdar'a taşındığımızdan beri ramazanı daha bir güzel yaşar oldum.Malum ailem burda değil ve ben onlarsız ramazanlara hiç alışkın değilim.Ama burda öyle güzel insanlar var ki ,bana bu eksikliği yaşatmıyorlar.
Gelelim bizim miniğe yeni bir ay dedik ya ondan bahsetmessek olmaz.Geçen ay en büyük problemimiz uykuydu,biraz düzene girmeye başladı.Yani sahurda bizimle oturup yemek yemesi,Sonrasında onu uyutmak için verdiğimiz mücadele(yaklaşık iki saat sürüyor)evet bu zaman dilimlerini çıkartırsak aralıksız uyuduğunu söyleyebilirim:)İnanıyorum daha düzenli bir uykuya kavuşacağız inş,benimde aralıksız 6-7 saat uyuyabileceğim günler gelecek elbet:))Sürekli erken yatıp erken kalkmaya alışmış biri olarak,(ki okul döneminde bile 11 de yatmışlığım çok yoktur) bu düzen beni çok rahatsız ediyor.Gece uykusu benim için çok önemli,sabah istediğim kadar geç kalkayım eğer gece uyumamışsam kendime gelemiyorum.Sabırla bekliyorum şöyle zehranın 10 gibi yatıp sabahta 9 gibi kalktığı günleri:)

Öğle uykumuzda bir problem yok çok şükür en az iki saat uyuyoruz.Yemekte de bir sıkıntı yaşamıyoruz. şimdilik yemek seçmiyor.Ufak tefek oluyor ama çok fazla değil.Yani sadece tadını beğenmezse yemiyor.Et,tavuk,sebze,çorba evde ne pişerse hepsinden yiyor.Robattan geçirmeyi çoktan bıraktık.Sebzeleri rahatlıkla yiyebiliyor artık(bu bizim için büyük problemdi).Kahvaltıya özellikle dikkat ediyorum,kesinlikle geçiştirme olmuyor.Reçele bayılıyor,Her sabah mutfağa girip neler yiyeceğimizi sayıyoruz birlikte.Krem peynir yiyoruz,normal peynirle aramız pek yok.Gerçi bu sefer tuzu az olan bir peynir almıştık onu sevdi.Arada farkettirmeden onuda veriyorum.Ama anlarsa yemiyor.Yumurtayı hala seviyoruz.En az iki günde bir haşlanmış yumurta yiyor.Salatalık vazgeçilmezimiz...


Veee meyveler evet kesinlikle hayır diyemediğimiz yiyecek.Ne zaman aklına gelse,anne meyve diye etrafımda dolanıyor.Yemek alışkanlığı kesinlikle babasına çekmiş.O da yemek ayırmaz ve meyveyi çok sever:)





Sütü çok sevmiyor zehra,tabi fincana koyup karşılıkla içersek o zaman durum farklı.:)Sayesinde bende hergün bir fincan süt içiyorum:)İçermiş gibi yapamam çünkü içine bakıyor boş mu diye.Akıllı kızım benim...



En büyük eğlencemiz tabi ki park,hemen her akşam sahildeki parka gidiyorz.

Senanur,zehrayla aralarında kırk gün var.Beraber büyüyorlar.Zehra onunla parkta oynamayı çok seviyor...



işte zehranın en sevdiği kaydırak.Bayılıyor bundan kaymaya.Tek başına çıkıyor,oturuyor ve kayıyor.Biraz endişeli izlesem de,gözlerindeki mutluluk herşeye değer:)


10 Ağustos 2009 Pazartesi



Ne zaman mutfağa gidip yemek yapmaya kalksam küçük hanım hemen arkamda bitiyor, e tabi o yanımda anne diye bağırırken yemek yapmak ne mümkün.Bizde bu işe bir çözüm bulduk artık ben ne yaparsam kullandığım eşyaların benzer ve daha az zararsız olanlarını onada temin ediyoruz,Böylece hem ben işimi yapıyorum hemde o sıkılmadan oynuyor:)Tabi ortalık biraz ıslanıp dağılıyor ama olsun sonuçta hem o mutlu hem ben:)Artık camları beraber siliyor,evi beraber süpürüyor,beraber toz alıyoruz.yemekleride beraber yaptık mı değmeyin keyfimize:)
Bu arada babamız kendine oyalanacak bir iş buldu,zehrada eski haline döndü,Tüm derdi babaymış.O evdeyken o kadar nazlı oluyor ki;hayır kız çocukları babaya düşkün olur kendimden biliyorum ama bizimkisinde bu durum hat safhada:)Tabi bunda babanında onunla ilgilenip oyun oynamasının katkısı büyük.Neyse artık normal yaşantımıza döndük,bakalım küçük hanım daha neler yapacak...

7 Ağustos 2009 Cuma

"ZOR" kızım


Gerçekten zor kızım,hele bugünlerde daha da zorlaştı.İnatçı ve inanılmaz meraklı oldu.Gece uykusu gelmeyen,gündüz uyumak istemeyen,parka hiçbirzaman hayır diyemeyen yanında dondurma kelimesini söyleyemediğimiz minik cadı bir kız işte.Ama bazen sabır sınırlarını oldukça zorluyor.Nasıl davranacağımı bilemediğim zamanların sayısı o kadar çok ki;Enerjisini atması için hergün parka götürüyoruz ama sonuçta bitkin olan biz,gayet enerjik olan o : )Sürekli farklı şeyler istiyor bir oyuna odaklanma süresi çok az,daldan dala atlıyoruz sürekli.Sürekli yeni oyunlar geliştiriyoruz.Bu günlerde tam bir şarkı tutkunu oldu.Bildiğim bütün çocuk şarkılarını söylüyorum,yetmediği yerde kendim besteliyorum:)Uykuya dalmadan önce hangisini istiyorsa onu söylüyoruz.İşte onlardan bir tanesi;

Annem bana bir bebek aldı

Yanakları al aldı

Gözleri boncuk mavi,

Saçı da kumraldı.

Ben bebeğimi çok severim

Şekerle beslerim.

Yaramazlık yapınca

Kulağını çekerim.....


Böyle devam ediyor.Bakalım daha neler öğrenecek benim güzeş kızım...

3 Ağustos 2009 Pazartesi

kısa bir aradan sonra yine biz:))












Nihayet tatilimizi bitirip evimize kavuştuk.Artık bavul hazırlayıp boşaltmaktan çok yoruldum.Ama güzel kızım mutlu oldu ya o bana yeter.Eve döndükten sonra yine uykusuzluğumuz başladı.Gece sürekli kalkıyor ve babasını istiyor.Emmeyi bıraktıktan sonra babaya iyice düşkün oldu.Tabi bunda babasının tatilde olmasının da payı büyük.Babayı oldukça yormuş olsakta esas sorun okullar başlayınca yaşanacak:(Gece zehrayı ikna edemiyorum bazen öyle bir tutturuyor ki baba baba diye,dayanamayıp kalkıyor babası...Sabırla bekliyoruz uzun uykusuz geceleri:)

Bunların dışında zehra aynı zehra,yaramaz ve meraklı...Yani sadece çocuk,o görevini yapıyor bizde görevimizi inş onu hakkıyla yetiştirebiliriz.Allah yardımcımız olsun...