Dünya teleşıyla fazlaca bütünleştiğim şu günlerde ruhum sinyaller vermeye başladı.Alışveriş müptelası mı oluyorum ne dedim kendime.Ki hayatımda tutumluluğu ilke haline getirmiş biri olarak bu durum beni epey korkuttu.Bilmiyorum belki bunda evde olmamın,bu sene çalışmamamın da bir etkisi olabilir.Alıştığım düzenden farklı bir tutum içindeyim.Buna bir son verip silkelenme zamanı dedim kendi kendime.Ve varılacak en güzel kapıya iltica ettim dün gece.''Allahım bana yardım et''aslında çok uzun cümleler kurmama da gerek yoktu.Beni yaratan içimden geçenleri en iyi bilendi.Sadece sustum.Ve bir sebep bekledim.Bugün öğle namazından sonra koltuğa geçip kur'an okumaya başladım.Yanımda da zehra.O da kitaplıktan bir kitap almış diğer koltukta okuyor.Altın da da yastık:)O da Kur'an okuyor ya o yüzden....Buraya kadar herşey normal bunu sürekli yapar çünkü.Sonra onu uyutup dağıttıklarını toplamaya başladım.Aldığı kitap dikkatimi çekti.İçini rastgele açıp altı çizili satırları okudum.
''...bu rakamlar bana Alvin Toffler'in Şok'unu hatırlattı.''Evler,''diyordu Toffler,''nesnelerin ön kapıdan girip arka kapıdan çıktığı kocaman bir zaman yeme makinesidir.''Zamanımızı 'para kazanmak 'uğruna yerler.
Sonra şükrettim tekrar.Hayatta illa bir mucize mi bekliyoruz işte benim mucizemdi bu.Tamda şuan duymak istediğim cümleler.Ve dahası.Şimdi bu kitabı okuyorum.Daha fazla nasiplenmek için.Merak edenlere ismini de vereyim 'Kertenkele Çukuru' yazarı Metin karabaşoğlu...
29 Mart 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
'Evler,''diyordu Toffler,''nesnelerin ön kapıdan girip arka kapıdan çıktığı kocaman bir zaman yeme makinesidir.'
Harika bir anlatım katılıyorum sana dunya telasına kaptırıp gidiyoruz kendimizi arada silkelenip ne icin dunyada oldugumuzu hatırlamak lazım :)
Yorum Gönder